Türkiye’nin İlk Nesnelerin İnterneti Zirvesinde Konuşulanlar
Zirvenin açış konuşmalarını yapan Intel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın ve Cisco Türkiye Genel Müdürü Cenk Kıvılcım, nesnelerin interneti konseptinin tarihsel süreç içerisindeki yerine vurgu yaptılar. Türkiye’nin halen Osmanlı döneminde matbaa devrimini kaçırmasının yarattığı sıkıntıları konuştuğuna dikkat çeken Cenk kıvılcım, kullanıcı açısından teknolojiye çok iyi adapte olabilen Türkiye’nin üretim tarafında henüz istenen noktaya gelemediğinin altını çizdi.
Dijital dönüşümün önümüzdeki 10 yıllık süreçte 19 trilyon dolarlık bir katma değer yaratacağına dikkat çakan Kıvılcım, “Türkiye bundan ne kadar pay alabilecek? Toplamda 192 milyar dolar. Bu iyi bir rakam ama Türkiye dünya GDP’sinden de yaklaşık aynı payı alıyor. Yani bu bizi ne bir adım ileri götürür. O yüzden bizim dünya pazarından nasıl daha fazla pay alırız buna bakmamız lazım. 192 milyar dolar ile yetinmeyip bunu iki üç katına çıkarmanın yollarını aramamız lazım” dedi.
Katılımcıların da firmalarında, şehirlerinde dijital dönüşümü nasıl hayata geçirecekleri konusunda şimdiden çalışmaya başlamaları gerektiğinin altını çizen Kıvılcım, “Bugün amacımız sizin bu dijital dönüşümün neresinde olacağınızı sormanız, çünkü şu masada oturan şirketlerin üçte 2’si önümüzdeki 25 sene içerisinde ne yazık ki bulundukları konumdan aşağı inecek. Sadece üçte biri yerini koruyacak ya da daha ileri gidebilecek” sözleriyle dönüşümün gerisinde kalan kurumların hayatta kalmasının ne kadar zor olacağına dikkat çekti.
“Firmalar 10 yıllık yol haritalarını çizmeli”
Birlikte çalışarak bir ekosistem kurmanın önemine işaret eden Kıvılcım, Türkiye’de “imza projeler” üretilmesi ve pazarın doğru kurgulanması durumunda bunun mümkün olacağını dile getirdi. “Ama eğer biz bu dijital dönüşüm devrini kaçırırsak, yine bu teknolojiyi sonradan takip edersek, üretmez sadece tüketici olursak, yine bugün konuştuğumuz sıkıntıları konuşacağız” diyen Kıvılcım, katılımcılardan önümüzdeki 5-10 yıl içinde firmalarını dijital dönüşümden geçirmek için yol haritalarını çizmelerini ve bununla ilgili aksiyonları almalarını istedi. Herkesi IT okuryazarı yapmak için çalıştıklarını, bugüne kadar 42 bin kişiye eğitim verdiklerini anlatan Cenk Kıvılcım, “Sizlerden ricam doğru iş ortakları bulun. Şirket olarak, birey olarak topluma ne kazandıracaksınız, dijital dönüşümle bunu nasıl başaracaksınız bunu konuşalım istiyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
Bilgiyi süzüp karar almaya hazır hale getirmek gerekiyor
Kerim Tatlıcı / Migros Bilgi Teknolojileri İş Geliştirme ve Ar-Ge Merkezi Müdürü
“Bizde mağaza müdürleri müşteriye, ürüne yakın olmalı. Veriyi toplamak yeterli olmuyor. Bilgiyi süzüp karar almaya hazır hale getirmek gerekiyor. Bu yıl Twitter benzeri bir app yarattık, mağazada 30’a yakın sensör var. Bu sensörler sanal müdür yardımcısı gibi davranıyor. Bir mağaza müdürünün izlemesi gereken tüm bilgileri veri ambarında topluyor, süzüyor ve bir timeline şeklinde mağaza müdürünün karşısına çıkarıyor. Mağaza müdürünün rapor çalıştırması gerekmiyor. Biz mağaza müdürünün vaktini ofiste değil müşterinin karşısında geçirmesini istiyoruz. 18 yıllık verimiz, 8 milyon müşterimiz var. Kişiye özel kampanya yapmak istiyoruz. Kişiye özel sanal market search engine yazıyoruz. En önemlisi de 2000 yılından beri tedarikçilerimizle verimizi paylaşıyoruz. 2017 yılından itibaren mobil dışında uygulama geliştirmemeye yönelik bir kararımız var. Çalışan yeni arkadaşlar işini ya iPad’den ya da telefondan yapmak istiyor. Müşteri tarafında ise mağazaya girdiğinde avantajın ne olduğunu görmesini istiyoruz. Tedarikçi tarafında ise reyonların fotoğrafını çekerek hangi ürünlerin olup olmadığını analiz etmeye başladık.”
“Vodafone Arena’da insanları ekranlarla konuşturmak istiyoruz”
Umut Kutlu / Beşiktaş Jimnastik Kulübü CMO’su
“Beşiktaş taraftarlarını Vodafone Arena’da hiç alışık olmadıkları bir deneyim bekliyor olacak. Bu deneyimin özü, insanların mobil cihazlardan erişim kabiliyetlerini yükseltmek ve etkileşimlerini artırarak onları eğlendirmekten geçiyor. Bunun da iki temel ayağı var: Birincisi kusursuz bir GSM altyapısını sunuyor olacağız. Hem GSM altyapısını rahatlatmak hem de deneyimi zenginleştirmenin yolu wifi yeteneklerinde saklı. Vodafone ve Cisco ile birlikte çok etkili bir wifi altyapısı kuruyoruz. Stadyum konusunda Avrupa’nın en iyisi olacağımızı söyleyebilirim. Vodafone Arena’da 800 civarında büyük ekran, 20 civarında interaktif kiosk, 20 dev videowall ve tüm VIP koltuklarda 2 bin civarında tablet bulunacak. Yani yaklaşık 3 bin civarında ekran sizi bekliyor olacak. Cisco’nun StadiumVision’unu kullanacağız. Sistem bu ekranların tamamında kişiselleştirilmiş içerikleri aynı anda ve interaktif imkanlarla sunuyor. Biz ekranları insanlarla konuşturmak istiyoruz. Bunun için Vodafone ile birlikte bir app yazıyoruz. Bu app ile Arena’ya gelenlerin hayatını kolaylaştırıp eğlenceyi artırmayı hedefliyoruz. Stadın konumu düşünüldüğünde sadece yılda 25 maç için yatırım yapılması zaten kabul edilemezdi. O yüzden bu şehir için çok amaçlı bir kompleks yapmak istedik. İnsanların her gün gelip burada vakit geçirmesini istedik. Vodafone da bizim vizyonumuzu çok öteye taşıdı.”